Tuesday, December 28, 2021

Sivil toplum örgütleri, durumu kritik olan mahkumların derhal serbest bırakılmasını talep ediyor


 Bianet haber sitesinin bildirdiğine göre, Türkiye'nin güneydoğusundaki Diyarbakır ilindeki sivil toplum örgütleri Pazartesi günü cezaevindeki kritik hastaların derhal serbest bırakılmasını talep etti.


Aralarında Diyarbakır Barosu, İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Diyarbakır Tabip Odası'nın da bulunduğu STK'lar, tutukluların uygun sağlık hizmeti alma haklarına dikkat çekti.


STK'lara göre, cezaevleri, iyi davranış raporlarına ihtiyaçları olduğunu söyleyerek, durumu kritik olan mahkumları serbest bırakmayı keyfi olarak reddediyor. Mahkumlardan siyasi inançlarını açıklamaları ve “suçları” için tövbe etmeleri istendi. Avukatlara göre bu, Türk Anayasasına aykırıdır.


Siyasi mahkûmlar bu sorulara cezaevi yönetimlerinin beklentilerine göre cevap vermezlerse, “kötü davranış” gerekçesiyle serbest bırakılmaları engelleniyor.


Örgütler, şartlı tahliyedeki gecikmelerin hasta mahkumlar arasında daha yüksek ölüm oranına yol açtığını söyledi. Ayrıca Adli Tıp Kurumu (ATK), bazı hasta mahpuslar için cezaevinde kalmaya uygun olduklarını söyleyerek rapor yayınladığı için eleştirildi.


Cezaevlerinde ölen hasta mahkumların sayısı arttıkça, Kurumun Adalet Bakanlığı'na bağlı olması nedeniyle kurulun güvenilirliği ve bağımsızlığı konusundaki şüpheler arttı.


Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, "Birçok mahkûm bu raporlar yüzünden tahliye şansını kaybetti ve öldü" dedi. "Bir doktor olarak bunu kesinlikle kabul edilemez buluyorum."


Örgütler, cezaevlerindeki aşırı kalabalık ve hijyenik olmayan koşulları eleştirdi. “Hücreler kalabalık ve pis” dediler. "Daha da kötüsü, hastane ziyaretleri erteleniyor ve cezaevlerinde doktor ve sağlık hizmeti sağlayıcısı sıkıntısı var."


Bazı durumlarda mahkûmların temiz suya erişimi yok veya doktor tarafından önerilen yiyecekler sağlanmıyor. Kendine bakamayan ve başka birinin yardımına ihtiyaç duyan bazı hasta tutsaklar tek kişilik hücrelerde tutuluyor.


Sivil toplum kuruluşları, yetkililerin bu koşulları bir an önce iyileştirmesini ve ayrıca COVID-19 salgını nedeniyle ellerinden alınan bazı ayrıcalıkların geri getirilmesini talep etti.


Tutukluların sportif faaliyetlere katılmalarına ve doktorlara düzenli olarak erişebilmelerine izin verilmeli” dedi. Engelli, yaşlı ve özel ihtiyaçları olan mahpusların ihtiyaçlarına uygun hücrelerde kalmasına izin verilmelidir” dedi.


İnsan hakları aktivistleri ve muhalif politikacılar, yetkilileri uygun tedaviyi alabilmeleri için durumu kritik olan mahkumları serbest bırakmadıkları için sık sık eleştirdiler. İnsan hakları savunucusu ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, hasta tutukluların dönüşü olmayan noktaya gelene kadar serbest bırakılmadıklarını söyledi.


İnsan Hakları Derneği'ne (İHD) göre, Haziran 2020 itibariyle Türk cezaevlerinde yaklaşık 600'ü kritik durumda olan 1.605'ten fazla hasta mahpus vardı. Ağır hastaların çoğunun cezaevinde kalmaya uygun olmadığına dair adli ve tıbbi raporları olmasına rağmen, serbest bırakılmadılar. Yetkililer, toplum için potansiyel bir tehlike oluşturdukları gerekçesiyle onları serbest bırakmayı reddediyor. 2020'nin ilk sekiz ayında, kritik durumdaki beş mahkum, uygun tıbbi tedaviyi almak için zamanında serbest bırakılmadıkları için vefat etti.

No comments:

Post a Comment

"6'lı masa İmamoğlu'nun adını açıklayacak!" Hapis cezasından sonra çok konuşulacak iddia

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen hapis kararı siyaseti hareketlendirdi. İmamoğlu'nun Saraçhane'de ...